The Exporter tarafından yayınlanan gönderi

İSPANYA İLE TİCARET REKOR KIRDI, ARES Logistics BÖLGEYE YATIRIMLARINI ARTIRIYOR   Uluslararası entegre lojisitik şirketi Ares Logistics, yeni yatırımlarıyla İspanya taşımalarındaki gücünü daha da pekiştiriyor. Şirketin Kurucu Ortağı Engin Kırcı, “İspanya’yı Avrupa, Kuzey Afrika, Kafkasya ve Orta Asya hatları için de önemli bir merkez olarak konumlandırdık.” dedi.   TÜİK verilerine göre geçen yıl İspanya ile ticaret hacmi 19 milyar 268 milyon dolarla rekor kırdı. Ticaret hacmi ocak-mayıs döneminde de 8 milyar 198 milyon dolarla rekor serisini sürdürdü. Türkiye-İspanya hattının önemli oyuncuları arasında yer alan Ares Logistics, operasyon kapasitesini büyütüyor. Şirketin Kurucu Ortağı Engin Kırcı, Türkiye ve Avrupa’daki araç-ekipman, ofis ve depo yatırımlarıyla İspanya’daki lojistik altyapılarını daha da güçlendirdiklerini belirtti. Kırcı, Türkiye ile hızla genişleyen ticaret hacmi ve Avrupa’nın Kuzey Afrika’ya açılan kapısı konumu nedeniyle İspanya’nın, lojistik sektörü için öneminin giderek arttığını vurguladı.   Kuzey Afrika, Kafkasya ve Orta Asya hatları için de merkez oldu Taşımacılık hacimlerinin önemli bir bölümünün İspanya varışlı-çıkışlı olduğunu kaydeden Kırcı, “Yeni yatırımlarımızla İspanya’yı sadece Türkiye operasyonları için değil, Avrupa, Kuzey Afrika, Kafkasya ve Orta Asya hatları için de önemli bir merkez olarak konumlandırdık. Bu bölgelerdeki üçüncü ülke taşımalarımızın önemli bir kısmını İspanya üzerinden gerçekleştiriyoruz.” diye konuştu. Kırcı, yeşil lojistik uygulamalarına büyük önem verdiklerini ve Ro-Ro hatlarını yoğun şekilde kullandıklarını anlattı. Ro-Ro gemileriyle Fransa’nın Sete Limanı’na, sonrasında ise İspanya, Portekiz ve Fas’a ulaştıklarını dile getiren Kırcı, “Talebe göre kara yolunu da kullanıyoruz. Kara yoluyla minivan, ekspres, parsiyel ve komple taşımacılık hizmetleri veriyoruz.” dedi.   İspanya ve Portekiz’de 6 depo, zamanında ve hasarsız teslimat İspanya ve Portekiz’de Barselona, Valensiya, Madrid, Irun, Lizbon ve Porto’da gümrüklü ve gümrüksüz depolama çözümleri sunduklarını aktaran Kırcı, şunları da kaydetti: “Sağlık, gıda, kimya ve tekstil başta olmak üzere birçok sektöre hizmet veriyoruz, parsiyel ve komple taşımacılık yapıyoruz. Maliyet etkin, zamanında ve hasarsız teslimatlarımız sayesinde sadece Türkiye’den değil, Avrupa, Kuzey Afrika ve BDT ülkelerinden müşterilerimizin sayısını da hızla artırıyoruz.”

Trinidad ve Tobago - İhale Duyurusu / Toplu Taşıma Aracı T.C. Ticaret Bakanlığından alınan bir yazıda, T.C. Dışişleri Bakanlığından alınan bir yazıya atıfla, Trinidad ve Tobago İş ve Ulaştırma Bakanlığına bağlı Toplu Taşıma Hizmeti Şirketi tarafından sağdan direksiyonlu 60 adet CNG ve dizel yakıtlı ve 40 adet elektrikli otobüs alımı için açılan ihalelere ilişkin duyurulara https://lnkd.in/gszZMGzN internet adresinden ulaşılabileceği aktarılmaktadır. Yazının devamında, CNG ve dizel yakıtlı ihaleler için son tarih olarak 29 Temmuz 2024, elektrikli araçların ihaleleri için yapılması zorunlu olan alan ziyareti için ise son tarih olarak 30 Temmuz 2024 tarihlerinin belirlendiği iletilmektedir.  Söz konusu ihaleler ilgilenebilecek ihracatçılarımıza duyurulur.

Turkish Airlines, motor satışı ve TrueChoice Flight Hour anlaşması imzaladı GE Aerospace ve Türkiye’nin ulusal bayrak taşıyıcısı Türk Hava Yolları (THY), dört Turkish Cargo Boeing-777 kargo uçağına güç verecek 8 adet GE90-110B motoru için motor satışı ve TrueChoice™ Flight Hour anlaşması imzaladı. Türk Hava Yolları Yatırım ve Stratejiden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Levent Konukcu; "GE Aerospace ile stratejik ortaklığımızda önemli bir dönüm noktası olan bu anlaşma ile filomuza GE90-110B motorlarının eklenmesi, kargo filomuzun verimliliğini artıracak ve dünyanın en büyük üç hava kargo taşıyıcısından biri olan pozisyonumuzu pekiştirecektir. Turkish Cargo büyümeye ve İstanbul'u önde gelen bir lojistik merkezi olarak güçlendirmeye devam ederken, bu gelişmiş motorlar hedeflerimize ulaşmamızda önemli bir role sahip olacak" dedi.   GE Aerospace Ticari Motorlar ve Hizmetleri Başkanı ve CEO'su Russell Stokes; “1990 yılında GE90 motorunun piyasaya sunulmasından bu yana GE Aerospace, dünyanın dört bir yanındaki müşterilerine 3.000'den fazla GE90 motoru teslim etti. Yüzde 99,98 güvenilirlik oranı ve daha düşük gürültü, emisyon ve yakıt tüketimi ile GE90 seçkin bir motor haline geldi. İmzaladığımız bu anlaşmayla Türk Hava Yolları’nın kargo kapasitesinin artmasına destek olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz.” dedi. "THY, 2033 yılına kadar taşıdığı kargo tonajını iki katına çıkaracak" Türk Hava Yolları, 456 uçaktan oluşan genç ve genişleyen filosuyla dünya çapında 340'tan fazla noktaya uçarak, uçulan ülke sayısı bakımından dünyanın en büyük havayolu şirketi konumundadır. Turkish Cargo, 1933 yılından bu yana Türk Hava Yolları’nın hava kargo taşımacılığı operasyonlarını yürütmekte ve 130'dan fazla ülkeye hizmet sunmaktadır. Filoya yapılan bu son ekleme, Türk Hava Yolları’nın 2033 yılına kadar taşıdığı kargo tonajını iki katına çıkaracak ve İstanbul'u küresel bir lojistik merkez konumunu güçlendirme hedefini destekleyecek.   GE90, geleneksel titanyum fan kanatlarının üçte biri ağırlığında, iki kat daha fazla güç sağlayan kompozit fan kanatlarına sahip ilk ticari motor olma özelliğini taşırken, GE Aerospace’in geniş gövdeli motorlarında ayırt edici bir özellik olarak öne çıkmaktadır. GE90 aynı zamanda, katmanlı imalat yöntemiyle üretilen kompresör sensörü için Federal Havacılık İdaresi (FAA) onayı alan ilk motor olma özellğine sahiptir.   GE Aerospace, ağırlığı azaltmak, yakıt verimliliğini ve dayanıklılığı artırmak için kompresörünü, yanma odasını, yüksek ve düşük basınçlı türbin bileşenlerini geliştirerek motora yatırım yapmaya ve iyileştirmeye devam etti. Bu çalışmaların neticesinde: •  İlk lansman spesifikasyonuna göre yakıt yanmasında yüzde 3,6 azalma,  •  Kanatta kalma süresinde yüzde 60 iyileşme  •  Dünya standartlarında yüzde 99,98 güvenilirlik oranı sağlanmış oldu. 

LASİAD - Laleli Sanayici ve İşinsanları Derneği Türk Ekonomisine Katkıkarııyla Mücadeleye Devam Ediyor ! 5-6 Ağustos tarihleri arasında, tarihi yarımada düzenlenecek olan “10. Laleli Fashion Shopping Festival” etkinlikler, defile ve animasyon gösterileriyle bir karnaval havasına bürünecek ve Türkiye’nin en büyük açık hava alışveriş merkezi olarak sektöre katkı sağlayacak. Festivali düzenleyen LASİAD Başkanı Giyasettin Eyyüpkoca ; Ticaret hacmimizi yükseltmek, modayla anılan “Marka bir Laleli” oluşturabilmek, pazar ve müşteri yelpazemizi genişletebilmek, ürün ve hizmet bazında yenilikçiliğimizi gösterebilmek, iç ve dış pazardaki potansiyelimizi yükseltebilmek, dönemsel riske karşı kendimizi koruyabilmek amacımız. Ayrıca gerçekleştirdiğimiz büyük değişimi sergileyebilmek, birlik ve beraberliğimizi yansıtabilmek, Laleli’mizin sesini dünyaya bir şekilde duyurmak için Laleli Fashion Shopping Festival’in 10.sunu düzenliyoruz. Festival, iç ve dış piyasadaki toptancılara yönelik, indirim fırsatlarının yanı sıra çeşitli etkinliklere Doğu Blokları, Türki Cumhuriyetleri, Afrika ve Avrupa’dan gelecek misafirlere ve Türk tekstilcilerine ev sahipliği yapacak. Toptan ve perakende tekstil sektörüne hizmet veren Laleli, ülke ekonomisine destek vermeye devam ediyor, dedi. Defileye Türkiye’nin ünlü modelleri Demet Şener, Wilma Elles, Sezgi Sena Akay ve 50 yerli yabancı model karılacaktır. Festivale destek olan kurumlar : İstanbul Ticaret Odası , Türkiye Exporters Assembly - Türkiye İhracatçılar Meclisi , İHKİB , IHKIB - Istanbul Apparel Exporters Association , Istanbul Metropolitan Municipality , Fatih Belediyesi Festival Sponsorları : Kargo 63 , Spark Kargo

ORTAK AÇIKLAMA: “FİYATLARI, İŞLETMELER DEĞİL MALİYETLER BELİRLİYOR” Muğla Ticaret Borsası (MTB), MUĞLA TİCARET VE SANAYİ ODASI (MUTSO), Fethiye Ticaret ve Sanayi Odası (FTSO), Bodrum Ticaret Odası Bodrum Chamber of Commerce(BODTO) Marmaris Ticaret Odası (MTO) ve Milas Ticaret ve Sanayi Odası (MİTSO) ortak açıklama yaparak, son dönemde gündeme gelen, “Türkiye’de fiyatlar Yunanistan’dan pahalı” eleştirilerine yanıt verdi. “Türkiye pahalı, Yunanistan ucuz” algısının turizm sektörüne ve işletmelere zarar verdiğine dikkat çekilen ortak açıklamada, “Her geçen gün artan istihdam, kira, vergi ve girdi maliyeti gibi artışlarla mücadelede eden işletmelerimizin, “fırsatçı, turist kazıklayan” yaftasıyla damgalanması haksızlıktır. Ülke ekonomisine ciddi döviz girdisi sağlayan, turizm sektörünün isimsiz kahramanlarının “vurun abalıya” anlayışıyla acımasızca eleştirilmesi yanlıştır. Muğla Borsa ve Odaları olarak bu noktada herkesi hassas davranmaya davet ediyoruz” denildi. Muğla Borsa ve Odaları tarafından konuyla ilgili yapılan ortak açıklama şöyle: “Yüksek enflasyon ortamında tüm sektörlerde olduğu gibi turizm sektöründe de fiyatları, artan maliyetler belirler. Bu gerçek göz ardı edilerek, son dönemde Türkiye ile Yunan adaları arasında fiyat kıyaslaması yapılarak, Türk turizm sektöründeki işletmelerin yüksek kar kaygısıyla fiyatları keyfi belirledikleri gibi bir algı yaratılmak istenmektedir. Birkaç uç örnek ile yapılan kıyaslamalar, bu konuda yapılan haber ve sosyal medya paylaşımları, üye işletmelerimize ve bölge ekonomisine zarar verdiği gibi Türk turizmini de olumsuz etkilemektedir. “Türk tatilciler bayram tatillerinde Yunan adalarına gitmek için uzun kuyruklar oluşturdu” başlıklarıyla yapılan haberleri yorumlayarak, bunu sadece fiyatlara bağlamak gerçeği çarpıtmaktır. İngiliz Türkiye’ye gelir. Türk, Rodos’a gider. Yunan, İspanya’ya gider. Bu seyahat ağı turizmin gerçeğidir. Ülkemiz ekonomisine ciddi döviz girdisi sağlayan ve ekonomisinin büyük bölümü turizm ve yan sektörlerinden oluşan Muğlamızın ve turizmde faaliyet gösteren işletmelerimizin bu haksız eleştirilere maruz kalmasına seyirci kalamayız. Yaklaşık 2 yıl süren pandemi sürecinden olumsuz anlamda en çok etkilenen ve yaralarını tam anlamıyla saramadan bu kez de yüksek enflasyon ortamının neden olduğu maliyet artışlarıyla ayakta kalmaya çalışan turizm sektörümüzün, ”Türk işletmeler yüksek fiyatlı, Türkiye pahalı, Yunanistan cazip” algısıyla yıpratılmasının ileride telafi edilemez sorunları beraberinde getireceği aşikardır. İşletmelerimiz her geçen gün artan istihdam, kira, vergi ve girdi maliyeti gibi artışlarla mücadelede ederken, diğer taraftan enflasyon ve döviz kurları artış oranı arasındaki makas her geçen gün daha da açılıyor. Kapıda vize uygulamasıyla başlayan süreçte, sektör temsilcilerinin “fırsatçı, turist kazıklayan” yaftasıyla damgalanması adaletsizliktir. Kamuoyuna, ilgili kurum ve kuruluşlara saygıyla duyurulur.“

Sağlık Sektörü HİSER Projesi Firmaların Rekabetçiliğini Güçlendiriyor   Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO), sektörlerin ihracat odaklı büyümesine yönelik çalışmalarını sürdürüyor. BTSO tarafından Ticaret Bakanlığı destekleri ile yürütülen Sağlık HİSER Projesi kapsamında sağlık sektörü temsilcileri Kuzey Avrupa ve Körfez ülkeleri başta olmak üzere dünyanın dört bir yanından gelen sektör profesyonelleri ile işbirliği masasında bir araya geldi.   Bursa iş dünyasının çatı kuruluşu BTSO, Ticaret Bakanlığı destekleri ile hayata geçirdiği Sağlık HİSER Projesi ile bölgesel ve küresel işbirlikleri kurmaya devam ediyor. Bursa’da sağlık turizmi ile yetkilendirilmiş firmaların yabancı hasta potansiyellerini arttırmak amacıyla sağlık sektörüne yönelik yürütülen ‘Sağlık İçin Bursa HİSER projesi’ kapsamında Bursalı firmalar yabancı alıcılarla buluştu. BTSO’nun Kirazlıyayla’daki referans eğitim merkezi Bursa Business School ev sahipliğinde düzenlenen alım heyeti etkinliğinde 100’ü aşkın ikili iş görüşmesi gerçekleştirildi.   “Bursa Sağlık Turizminde Başkent Olsun İstiyoruz” BTSO Yönetim Kurulu Üyesi EROL KILIÇ, BTSO’nun vizyon projelerinden Business School ev sahipliğinde düzenlenen etkinliğin sektörün dünyaya açılmasına önemli katkı sağladığını ifade etti. Etkinlik için Bursa’ya gelen misafirlerin organizasyondan oldukça memnun kaldığını ifade eden Erol Kılıç, “Bahreyn, Suudi Arabistan, Kuveyt, İngiltere, Fransa, Belçika gibi ülkelerden misafirlerimiz geldi. Bursa artık sağlık turizminde başkent olsun istiyoruz. Ülke olarak 20 milyar dolar ihracat hedefimiz var. Bursa’nın da buna çok büyük katkısı olacağına eminiz. Bursa’da sağlık hizmetleri Türkiye’nin geneline baktığımızda çok başarılı. Bursa’da bulunan imkanlar ülkemizde birçok şehirde yok. Kaplıca ve sıcak suyu Bursa’dan alıp başka bir yere taşıyamazsınız. Tarihi ve kültürel değerlerimizi, doğal kaynaklarımızı bugüne kadar yeteri kadar anlatamadığımızı ve hizmet sektöründe bunu kullanamadığımızı düşünüyorum. BTSO olarak bunu daha iyi anlatmak için organizasyonlarımıza devam edeceğiz.” dedi.

Oda / Borsa Başkanları TOBB’da, İçişleri Bakanı Yerlikaya ile buluştu Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. M. Rifat Hisarcıklıoğlu ’nun ev sahipliğinde düzenlenen istişare toplantısında, TOBB çatısı altındaki 365 Oda / Borsa’nın Yönetim Kurulu Başkanları İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile bir araya geldi.

Yönetim Bilişim Sistemleri doktora tezimi yazmaya devam ettiğim bu günlerde “The Exporter” takipçileri için ortaya çıkan notlarımı sizlerle paylaşmanın mutluluğunu yaşıyorum. Dijital Uygarlık Çağında Kişisel Müşteri Deneyimi 21.yüzyılın ilk çeyreğini bitirmek üzere olduğumuz bu yıllarda veri, iş dünyasının merkezinde daha da fazla yer alacak gibi görünüyor. Yapay zekâ, makine öğrenme ve derin öğrenme gibi teknolojiler, veriyi daha etkili bir şekilde analiz etme ve değerli bilgiye dönüştürme yetkinliğini daha da artıracak. İşletmeler, veriyi stratejik bir kaynak görerek bu alana daha fazla yatırım yapmalı ve veri tabanlı stratejileri benimsemelidirler. Veri, işletmeler için büyük bir potansiyele sahip. Veri analitiği ve veri stratejileri, işletmelerin daha iyi kararlar almasını, rekabet avantajı elde etmesini ve müşteri memnuniyetini artırmasını kuşkusuz artıracaktır. Geleceğin başarılı işletmeleri, verinin gücünü kullanarak daha veri odaklı ve bilgeliğe dayalı bir yaklaşım benimsemelidirler. Bu, rekabetçiliklerini artıracak ve değişen iş dünyasında öne çıkmalarına yardımcı olacaktır. Günümüz iş dünyası, dijitalleşme ve veri analitiği gibi teknolojik gelişmelerin hızla ilerlemesiyle büyük bir dönüşüm süreci yaşamakta. Bu değişim, işletmelerin rekabetçi olabilmesi ve büyüyebilmesi için yeni yaklaşımlar geliştirmesini gerektirmektedir. İşte bu noktada, dijital pazarlama ve kişiselleştirilmiş müşteri deneyimi, işletmelerin stratejik öneme sahip iki unsuru olarak öne çıkmaktadır. Ve tüm bunlar verilerden, enformasyona ve tabi bilgiyi kullanarak bilgeliğe ulaşabilmekle mümkün olacaktır. Dijital pazarlama, işletmelerin ürün ve hizmetlerini internet ve dijital kanallar aracılığıyla tanıtmak için kullandıkları bir strateji olarak tanımlanır. Geleneksel pazarlama yöntemleri artık yeterli olmadığı için işletmeler, dijital pazarlama stratejilerini benimsemek zorundadır. Bu yeni yaklaşım, işletmelere bir dizi avantaj sunmaktadır. Kişiselleştirilmiş müşteri deneyimi, her müşterinin ihtiyaçlarına, tercihlerine ve davranışlarına göre özelleştirilmiş bir deneyim sunma sürecini ifade ediyor. Bu, işletmenin müşteriye özel bir yaklaşım benimsemesini ve bu sayede müşterinin memnuniyetini ve sadakatinin artmasını sağlamaktadır. İçinde bulunduğumuz dijital çağı tek bir ifadeyle anlatmak istesek, hiç düşünmeden “kişiselleştirme” diyebiliriz. Dünya, sanayi krallığı altında yaşarken standart bir üretim yapılıyordu. Bu standart üretim kabaca 2000’li yıllardan itibaren yerini yavaş yavaş kişiselleştirilmiş bir üretime bırakmaya başladı. Aslında bir süre daha devam edebilirdi ama koronovirüs bu filmin sonunu hızlandırdı. Yani Dijital Uygarlık Çağındayız… Ve bu yeni çağda verileri doğru kullanarak, stratejiler oluşturarak, yapay zekâ teknolojilerini doğru kullanarak, tabi eğitime yatırım yaparak işletmeler başarı grafiklerini olumlu yönde artırmaya devam edebileceklerdir… Eğitim İnsanı Sabiha Ebcim

ASYAD Group, Oman's pioneering end-to-end global logistics provider, has acquired SkyBridge Freight Solution (SFS), a leading global freight forwarding company. The landmark acquisition is the group’s first international acquisition in core logistics activities and marks a strategic move to significantly expand Asyad’s footprint through active operations in key trade hubs and the major economies of China, India, the USA and the GCC, supported by unhindered access to SFS’ well-established, dynamic network that covers over 90 geographies across six continents. Asyad Group’s first international acquisition in core logistics activities Asyad expands into key cargo origin economies with active operations in China, India, Europe and the United States alongside the GCC Access to a well-established, dynamic network in over 90 geographies across six continents Integration of Skybridge's Freight Solutions (SFS) boosts Asyad's comprehensive end-to-end integrated logistics offerings Latest acquisition aligned with Asyad’s expansion strategy to provide customers with unparalleled multimodal solutions and unrestricted access to global markets. Recently acquired by Asyad Group, SFS is a premier freight solutions provider offering leading freight forwarding services across air, sea and land in addition to warehousing and distribution. The fast-growing company boasts a strong financial footing and caters to a diverse array of major industries including food, energy, automotive, pharmaceuticals and construction. The company serves over 1,400 customers, including Fortune 500 and blue-chip companies, leveraging its longstanding relationships with global freight forwarding networks, government bodies, shipping lines and airlines to carve a substantial competitive edge and open multiple avenues for growth.

Dünya sofralarını Türk baharatları lezzetlendirdi   Dünya yemeklerinin baharatları Türkiye’den   Türk baharatları en çok ABD ve Uzakdoğu yemeklerinde kullanıldı   Türk baharat sektörü 250 milyon dolar ihracat hedefliyor   İnsanlığın lezzet tutkusu baharatlara ilgiyi artırıyor. Türk baharat sektörü lezzet arayışını fırsata çeviriyor. Türkiye’nin baharat ihracatı 2024 yılının ilk yarısında yüzde 27’lik artışla 89 milyon dolardan 113 milyon dolara yükseldi.   Dünya mutfaklarında pişen binlerce çeşit yemeği Türk baharatları lezzetlendirdi. Türk baharat sektörü 2024 yılı sonunda 250 milyon dolar ihracat hedefliyor.   Et, balık, tavuk, makarna, sebze, bakliyatlar, unlu mamuller, tatlılar başta olmak üzere her türlü yemeğe lezzet veren baharatlar tuz kullanımını da düşürdüğü için baharat tüketimi dünya genelinde her geçen gün artıyor.   Türkiye’nin dünyanın önemli baharat tedarikçilerinden biri olduğunu dile getiren Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Muhammet Öztürk, defne ve kekikte dünya lideri olduğumuzu; adaçayı, kimyon, karabiber, kırmızı biber, tatlı biber, yenibahar, vanilya, tarçın, karanfil, sumak, biberiye, mahlep, çörekotu, çemen, köri, zerdeçal, safran, zencefil, kimyon, kişniş, rezene gibi baharatların ihracatını yaptıklarını kaydetti.   2024 yılının ilk yarısında Türkiye’nin gerçekleştirdiği 113 milyon dolarlık baharat ihracatının 74 milyon dolarlık dilimi Ege Bölgesi’nden gerçekleştirildiği bilgisini veren Öztürk, “Ege Bölgesi, Türkiye’nin baharat ihracatından yüzde 65,5 pay aldı. Geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yılda Ege Bölgesi baharat ihracatındaki gücünü gösterdi. 2024 yılının ikinci yarısında baharat ihracatındaki performansımızı koruyarak 2024 yılı sonunda 250 milyon dolar #ihracat hedefliyoruz” şeklinde konuştu.   Defne en çok ihraç edilen ürün   Türkiye’nin baharat ihracatının lideri defne ihracatının yüzde 57’lik artışla 23 milyon dolardan 36 milyon dolara çıktığını paylaşan Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Nurettin Tarakçıoğlu, kekik ihracatının yüzde 11’lik artışla 24 milyon dolardan 27 milyon dolara çıktığını ifade etti. Tarakçıoğlu, “Karabiber, kırmızı biber grubu 8,3 milyon dolardan 10,6 milyon dolara çıktı” dedi.   Turkish Tastes Türk baharatını vitrine çıkardı   “Baharat ihracatında en büyük pazarımız 10,4 milyon dolarla Amerika Birleşik Devletleri oldu” diyen Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve Turkish Tastes Ambassador Kazım Gürel, ABD’yi 8,2 milyon dolarla Tayland ve 7,1 milyon dolarla Vietnam’ın izlediğini paylaştı.